Bizim tavla grubundan Baho yarın evleniyor. Çocuğa 2 senedir her gün ‘ne zaman evleniyorsun?’ diye sordum ve sonunda başardım :). Konsept evlilik olunca, bu yazıyı Baho’ya adıyorum :). Mutluluklar kardeşim…
Birisini beğendiniz, tanıştınız, çıktınız, daha iyi tanıdınız ve işi bir adım ileri taşıyıp ‘Ömür boyu EVET!’ dediniz. Peki, evlenirken eşinizin sizin için en doğru kişi olduğunu biliyor muydunuz?
Eğer hala mutlu ve huzurlu bir evliliğiniz varsa, demek ki biliyordunuz veya şanslısınız. Aynı soruyu bir de çirkin bir boşanma sürecinden geçmiş kişiye sorun. O da büyük ihtimal aynen sizin gibi ‘evet, benim için en doğru kişi ile evlendiğimi düşünmüştüm o zamanlar!’ diyecek. Bütün evliler aynı süreçten geçtiler ise, niye bazısı boşanıyor ve bazısı cidden ömrünün sonuna kadar evli kalıyor?
Burada Güzin ablacılık oynamayacağım haliyle; sadece, bu evlenme olayını ev alma sürecine benzeterek bir sonuç çıkarmaya çalıştım.
Ev alırken ilk önce araştırma yapılır, daha sonra değerlendirme sürecine girilir, elde kalan sonuçlara göre de bir karar verilir. Eğer herkes benim gibi düşünseydi, hepimiz Palmiye Park’ta oturuyor olurduk :). Palmiye Park projelerinde son 6 senede 669 kişiyi ev sahibi yaptık. Bu kişilerin en az 650’si ile direk olarak görüştüm ve ev alırken geçtikleri süreci, yaşadıkları çekinceleri ve korkuları, doğru karar verdiklerinde hissettikleri mutluluğu birebir tecrübe ettim. Bu arada tabii ki bir çok da karı koca kavgasına tanık oldum. Bu benzer kararı vermiş 669 kişinin bile ne kadar farklı karar mekanizmalarına sahip olduklarını gördüm.
Mesela, araştırma sürecindeki genç bir arkadaş, aynen evlilikte olduğu gibi eş, dost, ve tanıdıklarının tavsiyesine ihtiyaç duyabiliyor. ‘Bana düzgün bir kısmet bulun’ demese de, arkadaşlarının nerelerde, nasıl ve kaça ev aldıklarına bakıyor. Eğer özellikle bu konulara meraklı değil ise, araştırma sürecinde dış etkenler çok etkili olabiliyor. Aynen modern görücü usulü!.
Değerlendirme sürecine gelince ilk önce mevcut durumuna, yakın ve orta vadedeki parasal ve iş durumlarına bakıyor, uzun vadede nasıl bir hayat sürmek istediğini düşünüyor ve bu sonuçlara göre bazı beğendiği evleri (kızları/erkekleri) eliyor.
İşte ne olursa bu değerlendirme aşamasından sonraki karar aşamasında oluyor. Bir korku geliyor, hazır mıyım böyle bir bağlılığa diyor! Öncelikleri, olmazsa olmazları, günlük zevkleri birbirine karışıyor. Tam ‘yahu ne yaptım ben?’ diyecekken, bir huzur hissediyor, ve işte tam o anda, aradığım buymuş diyor ve kararını veriyor. Artık dönüş yok! Seçiyor evini ve giriyor kredi borcuna :).
Hayalinizdeki evi bulmak için bu süreçten geçmeniz gerekiyor. Süreç içerisinde hayalinizi aklınızda daha canlı tutmanızı sağlayacak yöntemleri de daha sonraki yazılarda anlatacağım.
‘Ah be Gurme, peki aşk bunun neresinde?’ diyenlere de, ‘yahu ne yaptım ben diye sorduktan sonra bir huzur hissediyorsunuz ya’, işte aşk orada!