Kategoriler
Konut Projeleri

Sarphan Finans Park Deprem Testinden Geçti!

Deprem simülasyon testinden başarıyla geçen Sarphan Finans Park, iş çevrelerine ultra konforun yanı sıra en güvenilir ofis alanlarını sunuyor
Sarphan Finans Park Deprem Testinden Geçti!

Türkiye'ye çağ atlatacak yeni finans merkezininin tam kalbinde yer alarak ilklere imza atan ultra modern yaşam ve iş merkezi Sarphan Finans Park'ta beş yıldızlı statüye sahip ofis alanları yer alıyor. Deprem simülasyon testlerinden başarıyla geçen Sarphan Finans Park, iş çevrelerine en güvenilir ofis alanlarını sunmanın gururunu yaşıyor.  

Sarphan Finans Park sosyal donatıları, kampanya bilgileri ve tüm detaylar burada!

Sarp Group'un TOKİ iştirakleri Emlak Konut GYO ve Emlak Pazarlama İnşaat (EPP) işbirliğiyle inşa ettiği Sarphan Finans Park, hızla gelişen Türkiye ekonomisinin ihtiyaçlarına cevap vermek amacıyla kurulan İstanbul Finans Merkezi'nin (İFM) tam kalbinde yer alan emsalsiz bir proje olarak Ataşehir'in çıtasını çok daha yüksek bir konuma taşıyor. İstanbul'da olası en şiddetli deprem için simülasyon testine tabi tutulan ve testi başarıyla geçen Sarphan Finans Park, iş çevrelerine ultra lüks konforun yanı sıra İstanbul'un en güvenilir, en sağlam ofis alanlarını sunarak da fark yaratıyor.

A plus konfor, prestij ve güvenlik
Toplam 13 kattan oluşan Sarphan Finans Park Ofis'te 4 kat otopark, lobi, resepsiyon, her türlü teknik donanıma sahip ofisler, süs havuzu, ön ve yan cephelere bakan ofislerde teraslar ve kat bahçeleri, panoramik asansörler, merkezi ısıtma ve soğutma, gelişmiş ses ve ısı yalıtımı bulunuyor. Kat bahçelerine açılan ofis katlarının ferah bir iş ortamı yarattığı, toplam 123 ofisten oluşan Sarphan Finans Park Ofis, iş ve ekonomi dünyasının tam kalbinde olmanın avantajlarını beraberinde getiriyor, şirketlerin değerine değer katmayı hedefliyor.

Ulusal ve uluslararası şirketlerin yer almak için birbirleriyle yarıştığı Sarphan Finans Park Ofis, İstanbul Finans Merkezi hizmete girmeden önce tamamlanarak iş dünyasına hizmet vermeye başlayacak.

Lüks ve konfor yeniden tanımlanıyor
54 katlı mimarlık harikası Sarphan Finans Park Residence'ta her türlü rezidans hizmeti, Türkiye ve dünyanın önde gelen markalarının yer alacağı alışveriş merkezi, şık sosyal mekanlar, yeşil peyzaj, kapalı ve açık havuz, spor kompleksi, fitness salonu, çocuk kulübü, çocuk oyun alanları, 10 katlı otopark, bodrum katlarında her daire için depo alanı, merkezi ısıtma ve soğutma, gelişmiş ses ve ısı yalıtımı, yangın yönetmeliğine uygun sprinkler yangın söndürme sistemi, daireden daireye ve daireler ile mağazalar arasında kapalı devre iletişim gibi hayatı kolaylaştıran birçok özel imkan bulunuyor.

Sarphan Finans Park Residence'ın her türlü ihtiyaca cevap veren, ince bir zevkle tasarlanmış stüdyo, 1+1, 2+1 ve 3+1 ferah ve geniş dairelerinde en küçük ayrıntısına kadar eksiksiz bir konfor sunuluyor. Toplam 340 konutun yer aldığı Sarphan Finans Park Residence'ta konut alanları stüdyo dairelerde 40 m2, 1+1 dairelerde 62-65  m2, 2+1 dairelerde 98-140 m2, 3+1 dairelerde ise 118-173 m2 arasında değişiyor.

Dünyanın takdir ettiği proje
2011 Avrupa Gayrimenkul Ödülleri Karma Kullanım Kategorisi'nde "Beş Yıldızlı Avrupa'nın En Prestijli Projesi", 2011 Aralık ayında ise Kıtalararası Gayrimenkul Ödülleri Karma Kullanım Mimarisi finalinde dünyanın bir numaralı gayrimenkul projesi ilan edilen Sarphan Finans Park, İstanbul Finans Merkezi'nde standartları zirveye taşıyan beş yıldızlı yaşam ve iş merkezi olarak iş çevreleri başta olmak üzere merkezde yer almak isteyenlere avantaj üstüne avantaj sunuyor.
 

 

Kaynak: http://www.milliyetemlak.com/haber/Sarphan-Finans-Park-Deprem-Testinden-Gecti/haber.html?haberID=12275

Kategoriler
Konut Projeleri

Beylikdüzü’nde Ev Alacaklar Dikkat!

Demir İnşaat ailesi, binlerce kişiye modern ve konforlu bir yaşamın kapılarını araladığı Beylikdüzü’nde düzenlediği iftar yemeğinde bölgenin önde gelen işadamları, sanayicileri ve medya mensuplarıyla bir araya geldi.
Beylikdüzü'nde Ev Alacaklar Dikkat!

İnşaat sektöründe 28 yılı geride bırakan ve İstanbul Beylikdüzü’ndeki projeleriyle adından söz ettiren Demir İnşaat ailesi, binlerce kişiye modern ve konforlu bir yaşamın kapılarını araladığı Beylikdüzü’nde düzenlediği iftar yemeğinde bölgenin önde gelen işadamları, sanayicileri ve medya mensuplarıyla bir araya geldi.

Ayışığı Vadi Evleri hakkında tüm detaylar burada!

Semah gösterisinin renk kattığı iftar sonrasında, Demir İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Hamit Demir, metrobüsün bölgeye gelişi ile emlak fiyatlarında yaşanan artışla ilgili son dönemde medyada yer alan haberler konusunda basın mensuplarının sorduğu soruları yanıtladı. Metrobüsün gelişinin bölgedeki projeler üzerinde hissedilir bir etki yarattığını, özellikle E5’e yakın projelerde canlanmanın etkilerini görüldüğünü belirtti.

İkinci el konut fiyatlarının aracılar tarafından manipüle edildiğine dikkat çeken Hamit Demir; yatırımcıların deprem öncesi inşa edilen ve deprem konusundaki güvenliği tartışmalı bu yapılar konusunda uyarılması gerektiğini ifade etti. Demir sözlerine söyle devam etti: “Deprem öncesi ve sonrası inşa edilen yapıları iki ayrı piyasa olarak değerlendirecek olursak ortalama yüzde 50’lik bir fiyat farkı söz konusu. Ancak orta ve uzun vadede sosyal donanım, güvenlik ve inşaat kalitesi ile birlikte yeni siteler çok daha fazla prim yapacak ve yatırımcısına çok daha fazla kazandıracak. Bunun yanı sıra inşaatı devam eden yeni projelerde henüz bir fiyat artışı gerçekleşmedi. Bu nedenle konut yatırımcılarının tüm bunları göz önüne alarak tercih yapmalarını tavsiye ederiz.”

Yönetmeliklere ve yapı güvenliği uygun yeni sitelerin yakın gelecekte daha fazla prim yapacağını ifade eden Hamit Demir; konut yatırımcılarının deprem öncesi inşa edilen yapılarla yönetmeliklere uygun inşa edilen siteleri aynı çerçevede değerlendirmemeleri konusunda uyardı.  Demir; metrobüsün gelişi ile birlikte ulaşımın ciddi olarak rahatlaması ve kolaylaşmasının bölgedeki kiralık piyasasında da gözle görünür bir talep artışına neden olduğunu sözlerine ekledi.

 

Kaynak: http://www.milliyetemlak.com/haber/Beylikduzunde-Ev-Alacaklar-Dikkat/haber.html?haberID=12276

Kategoriler
Konut Projeleri

Osten Bahçeşehir Eylül’de Satışa Çıkıyor

2 bloktan oluşan Osten İnşaat Bahçeşehir’de inşaat çalışmaları bayramdan sonra başlayacak!
Osten Bahçeşehir Eylül'de Satışa Çıkıyor

 Ticari ve Konut alternatiflerinin bulunduğu Osten İnşaat bahçeşehir'de 3+1, 4+1 ve 4+1 Konut seçenekleri yer alacak.

Osten İnşaat ile ATS Yapı ortaklığından inşa edilen projede ruhsat alındı. 17 dükkan ve 75 konuttan meydana gelen Osten İnşaat bahçeşehir'de her dairenin balkonu, tersi veya bahçesi bulunacak.

2 bloktan oluşan Osten İnşaat Bahçeşehir'de inşaat çalışmaları bayramdan sonra başlayacak. Ticari ve konut alternatiflerinin bulunduğu Osten İnşaat Bahçeşehir'de 3+1, 4+1 ve 4+1 konut seçenekleri yer alacak.


Büyük metrekareli bir marketin yer alacağı Osten İnşaat Bahçeşehir içerisinde; açık-kapalı otopark, açık-kapalı Yüzme Havuzu, fitness center, sapa, havuz, sauna, Türk hamamı, kafeterya ve Çocuk Oyun Alanları düşünüldü.

Osten İnşaat Bahçeşehir'de 75 konutun 26'sı dubleks olarak tasarlandı. Ruhsatın alındığı Osten İnşaat Bahçeşehir'in 2 yılda tamamlanması hedefleniyor.

Osten İnşaat Bahçeşehir İletişim Bilgileri

Web  : www.osten.com.tr

Tel     : 0212 296 47 80

 

Kaynak: http://www.milliyetemlak.com/haber/Osten-Bahcesehir-Eylulde-Satisa-Cikiyor/haber.html?haberID=12284

Kategoriler
Konut Projeleri

Depremle yıkılan Van yarasını yeni teşvik sistemi ile sarıyor!

Yeni teşvik sisteminin devreye girmesi depremzede Van’a merhem oldu. Yatırım talebi nedeniyle OSB’de yer kalmazken, Van ayrıca kurumlar vergisi mükellefini de en fazla artıran il oldu

Depremle sarsılan Van, yeni yatırımlarla yaralarını sarıyor. İlde yeni teşvik paketi ile birlikte özellikle tekstil sektörüne dönük yatırımlar arttı. Van ayrıca bu yılın ilk 7 ayında Kurumlar Vergisi’nde faal mükellef sayısını en fazla artan ikinci il oldu. Verilere göre bu dönemde kurumlar vergisi faal mükellef sayısı en çok artan iller sırasıyla, Mardin, Van, Kilis, Tunceli ve Hakkari olurken, Mardin’deki faal mükellef sayısı yüzde 7.76 arttı. Van’daki artış ise yüzde 6.62 oldu. Van’da mükellef sayısındaki artışı değerlendiren Van Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mirza Nadiroğlu, teşvik paketinden sonra ciddi anlamda sektörel bazlı yoğun talep aldıklarını belirtti.

155 firma OSB’den yer istedi
Van’a iç dinamiklerinden ve diğer illerden sürekli talepler olduğunu ifade eden Nadiroğlu, özellikle tekstil sektöründe yoğunluk yaşandığını ve buna bağlı olarak Van’da tekstilkent kurulduğunu kaydetti. Nadiroğlu, şunları söyledi: “Yoğun talep nedeniyle Organize Sanayi Bölgesinde (OSB) yer sıkıntısı çekiyoruz. Geçen aylarda 155 firma yer talebinde bulundu. Bizim elimizde mevcut 44 parsel vardı. Biz onları verdik. Hemen akabinde 60 hektar yer tahsisine gittik. Bakanlıktan heyet geldi ve muhtemelen eylül ayında bunun tahsisini gerçekleştireceğiz. OSB’ye yoğun bir talep var. Teşvik kapsamında 6. Bölge’de yer almamız, teşvikin il bazlı olması ve Van’da da ciddi bir potansiyel olmasıyla bölgeye ciddi yatırım talebi geliyor. Van aynı zamanda Ağrı, Muş, Bitlis, Hakkari’ye de hitap ediyor. Deprem görmemize rağmen ekonomimiz iyiye gidiyor. 1 yıl içinde yaralarımızı sarmaya başladık. Sorunlarımız da gittikçe azalmaya başlıyor.”


Mardin’e de 170 başvuru var

Nadiroğlu ayrıca, son aylarda teşvikle birlikte Van’a bir şirketin 7.5 milyon dolar, başka bir şirketin 6 milyon Euro ve bir diğer şirketin de 5 milyon dolar yatırım yaptığını belirtti ve yatırımların devam edeceğini vurguladı. Mardin Ticaret ve Sanayi Odası Genel Sekreteri Çetin Sasa ise “Teşvikten henüz faydalanan yok. Faydalanmamalarının nedeni OSB’deki doluluk oranının yüzde 100 olması. OSB’nin bitişiğinde yatırımcıların faydalanacağı 400 dönümlük yeni bir arazinin 170 firmaya tahsisi yapılacak” dedi.

VAN’A UÇAK DOLUSU İŞADAMI GİDİYOR
VAN Aktif Sanayiciler ve İşadamları Derneği (VASİAD) ile Erciş Sanayici ve İşadamları Derneği (ERSİAD) üyeleri iftarda buluştu. İftarda konuşan konuşan TUSKON Başkanı Rızanur Meral, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın Van’da yapımına başlanan ‘Tekstilkent’ projesine yatırım yapması için yakın zamanda bir uçak dolusu işadamıyla Van’a gezi yapmayı düşündüğünü söyledi. Yanında Van’a Türkiye’nin en büyük yatırımcılardan 8’ini getirdiğini aktaran Meral, Tekstilkent’e yatırım yapmaları için iş adamlarıyla görüşeceği aktardı.

Star

Kaynak: http://www.hurriyetemlak.com/depremle_yikilan_van_yarasini_yeni_tesvik_sistemi_ile_sariyor!/emlak-yasam-sektorden-haberler/%2D5pIQIrkY68=/Ks1koaHZTSk=

Kategoriler
Konut Projeleri

Ümraniye’de fiyatlar uçtu

ÜMRANİYE Belediye Başkanı Hasan Can, ‘Finans Merkezi’ projesinin de etkisiyle ilçede arsa fiyatlarının adeta uçtuğunu söyledi. Can, hızlı bir dönüşüm yaşanan ilçede bazı bölgelerde küçük arsaların bile 500 bin ile 2 milyon lira arasında fiyatlara ulaştığını belirtti.

TÜRKİYE’nin en hızlı büyüyen ilçeleri arasında bulunan Ümraniye artık eski görüntüsünü terk ediyor. Son dönemde İstanbul Finans Merkezi projesi de bölgedeki dönüşüm ivmesini hızlandırdı. Ümraniye Belediye Başkanı Hasan Can, bazı bölgelerde küçük arsa fiyatlarının bile 500 bin ile 1 milyon lira arasında olduğunu söylüyor. Kentsel dönüşümün sadece eski binaların yıkılıp yeniden yapılması anlamına gelmediğini de belirten Başkan Can, dönüşümde kentin, kent kimliğine uygun bir şekilde yeniden yapılıp şekillenmesinin önemine işaret ediyor. Can, ilçede 70 bin civarında bağımsız bina olduğunu söylüyor.

Arsa fiyatları patladı
Ümraniye Belediye Başkanı Hasan Can, “2004 yılında Tem yolu üzerindeki Şerif Ali bölgesinde beş yüz metre kare arsalar 60-70 bin, Çakmak tarafında 20-30 bin liraydı. Şimdi 20–30 bin lira olan arsalar, 1 milyon, 70-80 bin lira olan arsalar da 1 ila 2 milyon lira arasında. Ümraniye’nin içinde de, 2003 yılında kimsenin rağbet etmediği 250 metre kare arsalar 7 bin 500 lira ile 15 bin lira arasında satılıyordu. Şimdi 500 bin liraya alamazsanız. 1961’den beri Ümraniye’deydim. Bilseydik bu kadar değer kazanacağını bir iki arsa da biz alırdık. Şimdi belediye başkanı olarak kendimize yasakladık. Yıkılacak yer kalmadı. Ümraniye’de arsalar uçtu. Ümraniye’nin nüfusu 1961 yılında 3 bin idi. Şimdi resmi nufus 650 bin resmi, gayri resmi 750 bin. Ataşehir’e vermeseydik 1 milyonu geçiyordu.”

12 bin ruhsat verdi
Yapı denetim şirketleri birinci derece denetlemeyi prensip edinen Can, 8 yıl içinde 12 bin ruhsat vermiş. 4 bininin inşaatı da halen devam ediyor. Belediyenin 30 – 40 yapı kontrol mühendisiyle bu kadar binayı kontrol etme imkanı olmadığını anlatan Can, denetimi yapı denetim şirketlerine bırakmış. Bu şirketler, iş sahibinden, kanunla belirlenmiş bir bedel alıyor. Karşılığında da binanın projesinden, içine insan girip iskan alınıncaya kadar bütün aşamaların, plan proje, ruhsat gereksinimlerin uygunluğunu sağlıyor. “Başka türlü kontrol edemeyiz” diyen Can, kendilerinin de onları denetlediğini ve bu noktada çok katı olduklarını söylüyor.

Gecekondu yaptırmadık
8.5 yılda 2B arazilerine bir tane dahi gecekondu yaptırmadığını iddia eden Başkan Can. Bu iddiasını da şöyle kanıtlıyor: 2004 yılında, kendi kendimizi kontrol için Ümraniye’nin hava fotoğraflarını çektirmiş İSKİ’ye. Hepsi zabıtlı. Hava fotoğraflarında nerede bina var, nerede gecekondu var, kat katlı, kaç metrekare, fotoğraflardan okunabiliyor. 2004’te hava fotoğrafında olmayan bir gecekondu varsa, onun da ancak gözlerinden kaçmış olduğunu savunuyor. Sonuçta ortaya bir tablo çıkmış. 2B arazilerine yapılan binalar. Mülk arsalarına yapılan binalar. Geçmişte kaçak yapmış ya da ruhsat almış ama ruhsata aykırı yapmış ya da ruhsata uygun yapmış ama iç müştemilatında ufak tefek tadilat yaptığı binalar. Ve bir de kendi dönemlerinde ruhsata bire bir uygunluğunu denetledikleri bir yapı stoku var. Yaklaşık 250 bin civarında bağımsız bölümü olan, 70 bin civarında da bağımsız binadan oluşan bir yapı stoku olan bir Ümraniye var bugün. Peki Ümraniye’de bu binaların sağlamlığı nedir sorusunun yanıtına gelince. Ümraniye’deki mevcut bağımsız 250 bin civarındaki bağımsız yapı stokunun neredeyse yarıya yakını son 8 yılda yapılmış sağlıklı binalar olduğunu söyleyen Can’a göre bu, iki cephesiyle de ciddi bir kentsel dönüşüm.

Finans Merkezi’ne biz ruhsat veriyoruz

ÜMRANİYE Belediye Başkanı Hasan Can’ı bulmuşken, Ataşehir Barbaros Mahallesi’nde 650 dönüm arazi üzerine yapımı planlanan ve mülkiyeti iki belediye arasında “Finanskent benim” kavgasına neden konuyu sormadan edemiyoruz. Can, bizi haritanın başına götürüp, isim vermeden Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi’ye göndermede bulunuyor. İşte iki belediye arasında paylaşılamayan İstanbul’un dünya çapındaki prestij projelerinden olan Finanskent gerçeğini, Can’ın ağzından yorumsuz aktarıyoruz:

Çocukça siyaset
* Ataşehir’deki arkadaşımız, sarılacağı başka politika kalmadığı için, ‘Finans merkezimizi elimizden aldılar’ diye çocukça siyaset yapıyor. Yeni kanun, Altunizade’den gelip Çamlıca gişelerine giden yolu sınır olarak belirledi. Kanun, ‘Bu yolun kuzeyi Ümraniye, güneyi Ataşehir, bir kısmı da Kadıköy. Şuraya kadar Ümraniye, şuraya kadar Üsküdar’ diye çok net tarif ediyor. Kanun çıkınca, bazı mahallelerin nereye bağlanacağı belirlendi.

2008’de kanun çıktı
Barbaros Mahallesi’nin bir kısmı Ataşehir’de bir kısmı Ümraniye’de kaldı. Valilik, 2008 yılında kanun çıktığı zaman, Kadıköy, Ümraniye ve Üsküdar belediyesine yazı yazıp, ‘Yolun kuzeyinde kalıp da size geçen bölgelerin hangi mahallelere dahil olduğunu, meslislerinizde karar alın’ dedi. Üç belediye meclislerinde karar aldı. Yani sınırı kanun çizmiş. Biz adını koyduk sadece. Ama mahalleleri sayarken Barbaros Mahallesi’ni Ataşehir’de saymış kanun. İyi de, sonuçta Mustafa Kemal Mahallesi’nin şurasını biz Ataşehir demiyoruz ki. Aynı mantıkla buranın da Ataşehir olması lazım. Kanunun çizdiği ana sınır çerçevesinde tali konuları da mevcut belediyelerin meclislerinde karar aldırttı valilik. Niye? Ataşehir, Sancaktepe ve Çekmeköy oluşmadığı için. Tamam finans merkezi Ataşehir’de var mı var. Ataşehir de bulunan kısım Varyap ile GAP’ın birlikte yapacağı proje. İster Ataşehir’de olsun ister Ümraniye’de. Ama kim ruhsat verecek onlara derseniz, Ümraniye Belediyesi. Ataşehir’i kazanamayınca, ‘Ümraniye, al takke ver külah, kendi kendilerine gelin güvey olmuşlar, meclislerinde karar almışlar, finans merkezini buraya almışlar’ deniyor. Halbuki bu 2008’de alınmış karar. Finans Merkezi, Ümraniye… Ümraniye’deki rezidanslar, Ataşehir’de TOKİ’nin yaptığı binalardan daha görkemli. Finans Merkezi de burası.”


25 bin ev yıkıldı

TASARIM olarak güzel bir şehir planının ortaya çıkması adına, 25 bin civarında bağımsız bölüm yıkılıp yeniden yapıldığını söyleyen Ümraniye Belediye Başkanı Hasan Can, 2012’den bu yana 600 civarında eski binaya yıkım ruhsatı vermiş. Söylediğine göre eskiden yıkım ruhsatı düzenlenmiyormuş. O nedenle bazı rakamlar kayıtlara geçmemiş. Ama son 8 yılda yıkılmış yeniden yapılmış binaların sayısı 4 -5 bin civarında. “Vatandaş güzel olmadığını, çürük olduğunu düşündüğü için yıktı, yeniden yaptı” diyen Başkan Can, kentsel dönüşümü tetikleyen kararlılıklarının işte bu noktada devreye girdiğini anlatıyor. İBB’den aldıkları imar düzenlemesiyle, özellikle Şerif Ali bölgesi ve boş olan arazilerde arsaların birleşmesiyle oluşan parsellere yapılan binalara ilave imarlar verdiklerini belirten Can, “Arsa her büyüdüğünde ilave imar ilave ettik. Bu da vatandaşın bağımsız bir bina yapmak yerine, siteleşmeyi teşvik eden bir unsur oldu” diyor.

Kaynak: http://www.hurriyetemlak.com/umraniye%e2%80%99de_fiyatlar_uctu/emlak-yasam-sektorden-haberler/pmKBmG%2Dh8LY=/Ks1koaHZTSk=

Kategoriler
Konut Projeleri

Anadolu yakası AVM’yle öne çıkıyor

KONUT projesi için düşünülen arsa üzerine alışveriş merkezi (AVM) ihtiyacını karşılamak için kurulan “Buyaka” farklı mimari yapısı ve perakende anlayışıyla dikkat çekiyor. Sinemanın olmadığı Buyaka’da American Eagle gibi Türkiye’ye ilk defa giriş yapacak bir çok marka yer alıyor.

ARTELL-Koytür’ün 2005 yılında konut projesi hedefiyle aldığı arsa, proje başladıktan sonra fikir değiştirilerek “Buyaka AVM ve ofis projesi olarak hayata geçirildi. Buyaka Yönetim Kurulu Üyesi Serdar Kitapçı, perakende sektöründeki gelişmelerin ve Anadolu Yakası’nın alışveriş merkezi (AVM) ihitiyacını da karşılamak üzere projenin geliştirildiğini anlatarak, “Beş yıl öncesine kadar ‘Anadolu yakasında yaşanır Avrupa yakasında sosyal hayat yaşanır’ gibi bir düşünce vardı. Fakat günümüzde trafik sorunu zaman sorunu gibi sebeplerle bu tamamen değişti” dedi.

Hamileler ve çocuklar
350 milyon dolarlık yatırımla Ümraniye’de hayata geçen Buyaka’nın konumunun çok avantajlı olduğunu anlatan Kitapçı, şöyle konuştu: “Buyaka’da aile nüfusu yoğunlukta. Tüm bunları düşünerek çocuklu ailelerin, hamilelerin rahatlıkla gezebileceği bir AVM olsun istedik. Bu nedenle koridorları geniş tuttuk. Aynı zamanda çok fazla fast-food restorana yer vermedik. İnsanların uzun süre daha rahat edeceği restoranlar olsun istedik. Çok fazla tanıtım yapmamış olmamıza rağmen ilgiden çok mutluyuz. Hafta içi 15-20 bin hafta sonu 25-30 bin ziyaretçimiz var. Markaların cirolarının aydan aya yükseldiğini görüyoruz.”

İmza projemiz
Yatırımcıların kredi kullanmadan yaptıkları projenin ortaklık için “imza” değerinde olduğunu söyleyen Kitapçı, şu bilgileri verdi: “Artell Koytür A.Ş. tarafından hayata geçirilen “Buyaka” yaşam projesinin, alışveriş merkezinin yönetim ve kiralamasını, dünyanın önde gayrimenkul ve mülk yönetimi şirketlerinden biri olan Alman Bilfinger Berger bünyesindeki EPM Türkiye yürütüyor. 110 bin metrekarelik inşaat ve 42 bin metrekarelik kiralanabilir alışveriş merkezi alanı, 5 bin çalışana ev sahipliği yapacak. Her biri 21 kattan oluşan 3 ofis kulesi ve 22 katlı bir rezidansı ile çok fonksiyonlu bir proje olan ve toplamda 350 milyon dolar yatırımla gerçekleştirilen Buyaka, Anadolu yakasına yeni bir yaşam tarzı sunuyor. Bünyesinde ulusal ve uluslararası 140 mağazası ile yüzde 100 doluluk oranını yakalayan Buyaka alışveriş merkezi moda, eğlence, teraslı kafe restoranları ve yeme-içme alanlarının yanı sıra dört kattan oluşan ve 1200 araç kapasiteli otoparkı ile sektörde iddialı.”


Türkiye’ye ilk giren markalar

BUYAKA alışveriş merkezi yeme-içme sektöründen tekstile kadar ulusal ve uluslararası birçok ünlü markayı bünyesinde barındıran seçkin marka karmasıyla da dikkati çekiyor. Dünyaca ünlü giyim markalarından American Eagle, Aeropostale, Promod, Gymboree, Superstep, Hut Sunglass ve yeme – içme sektöründe isim yapmış Villa Italian Kitchen, Steak & Fries, Paul Cafe gibi seçkin markaları ilk kez Türkiye’de bünyesinde bir araya getiriyor. Dünyada sadece Dubai ve İngiltere’ de uygulanan özel konsepti ile dikkatleri çeken Samsung, bu konseptini Türkiye’ de ilk kez Buyaka’da görücüye çıkarıyor. Çocuklara yönelik eğlence merkezi anlayışını farklı ve sosyal bir konsept çerçevesinde sunan İsveç kökenli SPI\VIZZKIDSPLAY Çocuk Eğlence Merkezi de yine Türkiye’de ilk olarak Buyaka’da açılıyor.


Modern mimarisi ile dikkat çekiyor

MİRAMİRİSİ “Uras X Dilekci” tarafından gerçekleştirilen Buyaka, diğer karma projelerde görülen tek yapı tasarımlarından farklılık gösteriyor. Buyaka bünyesinde yer alan ofis, rezidans ve alışveriş merkezi sinerjileri, tek fonksiyonlu mimari yapıdan uzaklaştırılarak farklı fonksiyon kurgusu üzerine şekillendirilmiş. Sahip olduğu çok fonksiyonlu mimari kurgusu sayesinde, misafirlerine kolay ulaşım imkanı sağlıyor. Kütle ve büyüklük açısından parçalara ayrılarak genel mimarisinde modern bir görüntü sergiliyen Buyaka cephesinin malzemeleri, algoritmik yaklaşımla yapılandırılarak ışıklandırılmış. Yüksek katlı yapıların plan kurgusu, geniş alanlara sahip esnek planlama taleplerine ihtiyaç verilebilecek şekilde tasarlanmış. Yeşil ve dinlendirici alanlar ile çevrelenen konut ve ofis mimari yapısında bulunan siyah cephe derisi, yer yer yırtılarak daha büyük cam açıklıkları elde edilmesine yardımcı olmuş. Tematik kurgu yerine, daha çok mimari unsurların ön plana çıkarıldığı Buyaka alışveriş merkezi iç mimarisinde ise yapay temalandırmadan uzaklaşılmış. İç mekan mimarisinde görülen parçalanmalar, ışık kullanımı ve malzeme seçimleri, projenin genel mimari yapısıyla barışık bir çalışma sonucu ortaya çıkmış. Genel mimariden bağımsız bir ifade üstlenilmeden, kullanılan kütlesel parçalanmalar iç mekan ile dış mekan arasındaki geçişi sağlıyor.
Çilem KAYA

Kaynak: http://www.hurriyetemlak.com/anadolu_yakasi_avm%e2%80%99yle_one_cikiyor/emlak-yasam-sektorden-haberler/lH5qvKL97lI=/Ks1koaHZTSk=

Kategoriler
Konut Projeleri

183 ülkeye konut satışının önü açıldı

HÜKÜMET, Mütekabiliyet Yasası kapsamında ülkemizde taşınmaz ve sınırlı ayni hak edinebilen ülke vatandaşları ve edinim şartlarını belirledi. Buna göre, 183 ülkeye satış izni verilirken, Suriye, Ermenistan ve Kuzey Kore liste dışında kaldı. Türkiye’nin komşularının da sınır illerinden mülk edinmesi yasaklanırken, Yunanistan’a da sınırlamalar getirildi.

HÜKÜMET, ülkemizde taşınmaz ve sınırlı ayni hak edinebilen ülke vatandaşları ve edinim şartlarını belirledi. Mütekabiliyet Yasası kapsamında 183 ülkeye satış izni verilirken, Suriye, Ermenistan ve Kuzey Kore liste dışında kaldı. Türkiye’nin komşularının da sınır illerinden mülk edinmesi yasaklanırken, Yunanistan’a da sınırlamalar getirildi. Buna göre Yunanistan, İstanbul da dahil olmak üzere sahil şeridindeki illerden ve sınır komşusu Edirne’den mülk edinemeyecek. Böylece Yunan vatandaşları Türkiye’deki 28 şehirden gayrimenkul alamayacak.

Suriye ve Ermenistan
Yeni düzenlemeyle Almanya, ABD, Bahreyn, Arjantin, Belçika, Birleşik Arap Emirlikleri, Brunei, Bulgaristan, Dominik Cumhuriyeti, Fransa, Finlandiya, Türkmenistan, St. Vincent, Tuvalu, İngiltere, İspanya, İtalya, Japonya, Kanada, Güney Kore, Kuveyt, Umman, Katar gibi ülkelere şartsız gayrimenkul alabilmenin yolu açılırken, Suriye, Ermenistan ve Kuzey Kore’ye de hiçbir şekilde gayrimenkul satışı yapılamayacak. Türkiye’nin komşuları da sınırlarının bulunduğu illerden mülk edinemeyecek. Yani, İran, Irak, Gürcistan, Bulgaristan gibi ülkelere sınır illerinden satış yapılamayacak. Rusya için belirlenen sahil engeli de son düzenlemeye göre kaldırıldı. Rusya’nın mülk alımında herhangi bir engel bulunmuyor.

TC vatandaşı gibi
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) vatandaşları bu düzenlemeyle Türk vatandaşlarına tanınan haklardan aynen yararlanacak. KKTC vatandaşları mütekabiliyet düzenlemesi çerçevesinde yabancılara uygulanan kanuni kısıtlayıcı hükümlerden muaf olacaklar. Çin, Filistin, Hindistan ve Seyşeller’in de aralarında olduğu 16 ülkenin vatandaşları Türkiye’de gayrimenkul edinebilmek için İçişleri Bakanlığı’ndan özel izin alacak.

Almanya ilk sırada
Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre Yabancıların Türkiye’de 113 bin 77 taşınmazı bulunuyor. Bu taşınmazlar 84 milyon 153 bin metrekarelik alanı oluşturuyor. Türkiye’den en çok gayrimenkul alan ülke Almanya olurken, kişi sayısı bakımından da İngiltere ilk sırada yer alıyor. Türkiye’de 27 bin 620 Alman vatandaşı 36 bin 269 taşınmaz edinirken, bu ülkeyi, 35 bin 421 kişiyle İngiltere, 10 bin 738 kişiyle de Yunanistan izledi. 25 bin taşınmazı bulunan İngilizleri, 9 bin 878 taşınmazla Yunanistan, 6 bin 242 taşınmazla da Avusturya takip etti.

Yabancının tercihi sahiller
TÜRKİYE’de 100 binin üzerinde taşınmazı bulunan yabancıların gözdesi Alanya, Didim, Fethiye ve Kuşadası gibi sahil kesimleri oldu. 26 bin 120 yabancının 19 bin 258 taşınmazının bulunduğu gözde tatil merkezi Alanya’yı 8 bin 416 taşınmaz sayısıyla Didim, 5 bin 637 taşınmazla da Fethiye izledi. Bu ilçeleri 3 bin 729 taşınmazla Kuşadası, 2 bin 785 taşınmazla da Bursa’nın Yıldırım ilçesi takip ediyor.


Yunanistan Bursa’yı seçmiş

CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül tarafından onaylanan Mütekabiliyet Yasası, 183 ülkenin vatandaşına şartsız gayrimenkul alma imkanı tanırken, Yunanistan’a İstanbul da dahil olmak üzere sahil şeridindeki illerden ve sınır komşusu Edirne’den satış yapılamayacak şartı getirildi. Ancak Yunanistan, Türkiye’den en çok gayrimenkul alan ülkelerin başında geliyor. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün verilerine bakıldığında Yunanistan kişi ve taşınmaz sayısına göre en çok mülk satılan üçüncü ülke konumunda bulunurken, yüzölçümü bakımından da beşinci sırada bulunuyor. Yunanistan’dan Türkiye’de mülk sahibi olan 10 bin 830 kişi bulunurken, 9 bin 949 taşınmazın yüzölçümü de 2.7 milyon metrekareyi buluyor.

Yunan’ın tercihi Bursa
Veriler, yeni düzenlemeyle sahil kesimlerinden taşınmaz almaları engellenen Yunanistan’ın en çok Bursa’dan gayrimenkul aldığını gösteriyor. Bugüne kadar 4 bin 738 Yunan, Bursa’dan 4 bin 251 taşınmaz satın aldı. Yunanların tercihinde Bursa’dan sonra ise İstanbul geldi. 3 bin 646 Yunan, İstanbul’dan 3 bin 84 taşınmaz satın aldı. Bu taşınmazların büyüklüğü de 447 bin 695 metrekareyi buldu. Yunan halkının Türkiye’deki üçüncü adresi ise İzmir oldu. Yunanistan’dan 1115 kişinin İzmir’de 1193 taşınmazı bulunuyor.

Edirne’de 51 gayrimenkul
Yunanistan’ın gayrimenkul alması yasaklanan Edirne’de, 55 kişinin 106 bin 843 metrekare büyüklüğünde 51 gayrimenkulu bulunuyor. Yunanistan’ın mülk alması yasaklanan bazı illerdeki durum şöyle: “Çanakkale’de iki kişi 17 taşınmaz satın alırken, Balıkesir’de 155 kişinin 172 taşınmazı, Aydın’da da 30 kişinin 35 gayrimenkulu bulunuyor. Muğla’da 32 kişinin 66 taşınmazı, Antalya’da 20 kişinin 21 taşınmazı bulunuyor. Manisa’da ise 349 kişi 426 gayrimenkul satın almış.


Ruslar tercih etmiyor

VERİLERE göre Ruslar Karadeniz sahillerine gayrimenkul alımını çok tercih etmiyor. Rusların yalnızca Trabzon ve Samsun’da gayrimenkulu bulunurken, gayrinmenkulu olan kişi sayısı da 2’yi geçmiyor. Ukrayna’dan da Karadeniz sahilinde yalnızca bir kişinin Samsun’da taşınmazı bulunuyor. Karadeniz’de gayrimenkule ilgi gösteren ülke ise Gürcistan olarak dikkat çekiyor. Gürcistan’ın Rize, Trabzon, Ordu, Samsun, Kastamonu, Bartın ve Düzce’de gayrimenkulleri bulunuyor.

Kaynak: http://www.hurriyetemlak.com/183_ulkeye_konut_satisinin_onu_acildi/emlak-yasam-sektorden-haberler/MV7UvgF1R5w=/Ks1koaHZTSk=

Kategoriler
Konut Projeleri

Milyon liralık satış ofisleri istihdam kaynağı oldu

MARKALI konut projelerinde daireler kadar, satış ofislerine de özen gösteriliyor. Müşterinin projeyle ilk buluştuğu yer olan satış ofislerinin maliyeti bir dairenin 4 katına kadar çıkarken, bazı projelerde milyon dolarları buluyor. Satış ofislerinde istihdam 30 kişiye kadar çıkarken, yoğun dönemlerde üniversite öğrencilerinden destek alınıyor.

MARKALI konut projelerinin satışlarında, daireler kadar özen gösterilen, alım kararının verilmesinde büyük rol oynayan satış ofisleri, inşaat sektöründe yeni bir istihdam kaynağı oldu. Maliyeti projedeki bir dairenin 4 katına çıkabilen, kimi projelerde ise milyon liraları bulan satış ofislerinde projeden projeye değişkenlik göstermekle birlikte, 30 kişi çalışabiliyor. Özellikle projelerin lansman döneminde yoğunluğa yanıt verebilmek için çalışan sayısı iki-üç katına çıkartılabiliyor.

Teknik altyapı ve rahatlık
Satış ofisleri için oturma düzeni ve teknik altyapı da dahil olmak üzere, ofisin de niteliğine bağlı olarak 3-4 daire maliyetine denk yatırım yapılabiliyor. Satış programları bilgisayar sistemlerinde olduğu için teknik altyapıya da önem veriliyor. Markanın, projenin ve müşterinin buluştuğu nokta olans atış ofislerinde, projenin iyi yansıtılabilmesi için de artık iç mimarlarla çalışılıyor. Rahatlık ise satış ofislerinde en çok önem verilen kavramlardan birisi oluyor.

Yaz döneminde azaldı
Yeşil GYO Genel Müdürü Işık Gökkaya, satış ofisleri hakkında şu bilgileri verdi: “Çalışan sayısı satışı yapılan projenin hacmine göre değişebiliyor. Innovia projemizin satış ofisinde 12 satış temsilcisi bulunuyor. Özellikle hafta sonu yaşanan yoğunlukları bu şekilde iyi bir şekilde karşılayabiliyoruz. Finans, muhasebe, sözleşme, resepsiyon ve yardımcı personel ile iyi bir satış ofisinin müşterilere en iyi şekilde hizmet verebilmesi için en az 15 çalışanı gereklidir. Innovia projemizin satış ofisine satış destek departmanımız ile birlikte toplam 35 çalışanımız bulunuyor. Yaz döneminde yerli alıcının azalttığı yoğunluğu yabancı ve gurbetçi diye nitelendirdiğimiz alıcılar kısmen tamamlıyor. Piyasa şartlarına da bağlı olarak, hafta sonları 300-400’leri bulabilen bir ziyaret sayısı oluşabiliyor. Yaz döneminde ise 100’den fazla kişi bilgi almak, satın almak ya da merak ettiği için projeye bakmak isteyebiliyor.”

3 milyon TL yatırım
Egeyapı Group Yönetim Kurulu Başkanı İnanç Kabadayı da Avrupa’nın en büyük karma İnşaat projesi olan Batışehir’in 1600 metrekare büyüklüğündeki satış ofisi için 3 milyon TL’lik bir yatırım yaptıklarını belirterek, “Batışehir Satış Ofisi’nde 20 kişi görev yapıyor. Projenin satış ofisini Eylül 2012 tarihinden bugüne kadar yaklaşık 4 bin 500 kişi ziyaret etti. Günlük 45-50 arası olan ziyaretçi sayımız yaz aylarını göz önüne aldığınızda 20-25 kişi arasındadır” diye konuştu.


Personele eğitim veriliyor

SİNPAŞ GYO İcra Kurulu Başkanı Ömer Faruk Çelik de her satış ofisinin maliyetinin farklı olduğunu ancak inşası ve dekorasyonu ile 1 milyon TL’leri bulan ofisler olabildiğini belirterek, şunları söyledi: “Her ofiste yaklaşık 30 kişi çalışıyor. Bunlar için satış temsileri, call center ekipleri, karşılama hostesleri ve ikram yapan garsonlar bulunuyor. Tüm ekipler kendi uzmanlık alanları doğrultusunda eğitiliyor. Ayrıca proje detayları, müşteri karşılama teknikleri ve satış eğitimleri veriliyor. Projenin konseptine göre tasarlanan ofislerde yine proje konseptine göre satış ekiplerine özel kıyafetler hazırlatılıyor. Müşterinin satın alacağı proje detayları bu ofislerde müşterilere yaşatılmaya çalışılıyor. Sinpaş GYO olarak şu ana kadar sadece satış ofisleri için ortalama 250-300 kişiye bu eğitimlerden verilmiştir. Eğitimler hem tecrübeli satış yöneticileri tarafından hem de profesyonel eğitim şirketleri tarafından veriliyor.”


Proje deneyim merkezine geçti

DUMANKAYA Yönetim Kurulu Üyesi Uğur Dumankaya, satış ofisi kavramını kaldırarak yepyeni bir yaklaşım getirdiklerini ifade ederek, “Biz ofislerimizi artık “Proje Deneyim Merkezi” olarak isimlendiriyoruz. Projelerde sunduğumuz Dumankaya IQ sistemini, akıllı ev konseptini ve projelerimizin farklı mimari konseptlerini, sosyal imkânlarını 3 boyutlu filmlerle ziyaretçilerimize merkezlerimizde deneyimleme şansını veriyoruz. İnşaatı devam eden ya da topraktan yapılan proje satışlarında “soyut” olarak satılan ürünü , “somut” olarak satılmasında sektörden farklı argümanlarla tanıtımlarımızı gerçekleştiriyoruz” dedi.

Part-time öğrenciler
Bölge tanıtım ya da deneyim merkezlerinde İstanbul’un dört bir tarafında bulunan projelerinin satışlarını gerçekleştirdiklerini anlatarak, şu bilgileri verdi: “Yine tüm ofislerimizden, tüm projelerimizin satışları yapılıyor. Bir ziyaretçimiz herhangi bir merkezimize gittiğinde, dilediği Dumankaya projesi hakkında bilgi alabilir ve daire alımını gerçekleştirebilir. Şu an 5 bölgede tanıtım ve deneyim merkezi ile hizmet veriyoruz. Proje Deneyim Merkezlerimizde çalışan sayımız projelerin büyüklüklerine göre ortalama 9 ila 10 kişi arasında değişiyor. Lansman dönemlerinde merkez satış ekibinin de desteği ile hizmet veren sayımız artabiliyor. Gerekli durumlarda çoğunluğu üniversite öğrencilerinden oluşan part-time destek elemanlarımızda yoğunluk durumuna göre destek oluyorlar. Talebin yoğunluğuna göre proje deneyim merkezimizde çalışan kişi sayımız 15 hatta 20 kişilere kadar da çıkabiliyor.”

Satış ofisinden projeyi izletiyor
BYConcept Yatırım ve Satış Koordinatörü Mahmut Saymaz, ByConcept’in İstanbul Sultanbeyli’deki satış ofisinin, yaklaşık 500 metrekare alan üzerine kurulu olduğunu belirterek, şu bilgileri verdi: “Ofis için 1 milyon dolar yatırım yaptık. Grup olarak ilk önceliğimiz müşteri memnuniyeti. Müşterilerimizi ortağımız olarak görüyoruz. Satış personeli, idari işler ve servis personelleri olmak üzere tüm ekibimiz bu ilkeyle hizmet veriyor. ByConcept olarak satış ofisimizde 25 personel görev yapıyor. Personelimiz, belirli periyodlarla müşteri ilişkileri ve iletişim eğitimleri alıyorlar. Satış ofisimizi normal sezonda hafta içi günde 10, hafta sonu 20 – 30 kişi ziyaret ederken, yaz sezonunda bu sayı yarı yarıya düşüyor.”

Projenin tamamı izleniyor
Saymaz, satış ofisinin özelliklerini şöyle anlattı: “Satıştan çok konforlarını gözettiğimiz müşterilerimiz, ofisimizde oturdukları yerden projenin tamamını izleme imkanı buluyorlar. Müşterilerimizin çocukları için özel alanlarımız da mevcut. Satış ofisinin bir katalog gibi projemizi yansıttığını düşünerek inşa ettik, dolayısıyla müşterilerimiz, kapıdan girdikleri andan itibaren ByConcept kurumsallığını yaşamaya başlıyorlar. Satış ofisimizde projenin bire bir maketi bulunuyor. Sade ve modern bir mimaride inşa ettiğimiz satış ofisimizde, misafirlerimiz günlük olarak hazırlanan açık büfe ikramlardan faydalanabiliyorlar. Müşterilerimiz, satış temsilcilerimizle görüşmek için beklerken tanıtım dokümanlarından önbilgi alabiliyorlar.”

Ege’yi satış ofisinde yaşatıyor

VİYA Gayrimenkul’un ilk projesi Ege Boyu’nda Ege’nin güzelliklerini İstanbul’a taşıyarak kent insanına farklı bir yaşam alanı sunan ve ziyaretçilerine Ege havası yaşatan bir satış ofisi tasarlandı. Bölgeye özgü dekorasyonu ile projenin hikâyesini tam anlamıyla yaşatan satış ofisi, sade ve şık tasarımlarla geliştirildiği için maliyeti çok yüksek olmadı. EgeBoyu’nda yaklaşık 15 kişi çalışıyor. Bunların içinde satış temsileri, call center ekipleri, karşılama hostesleri ve ikram yapan garsonlar bulunuyor. Tüm ekipler kendi uzmanlık alanları doğrultusunda eğitiliyor. Ayrıca proje detayları, müşteri karşılama teknikleri ve satış eğitimleri veriliyor. Projenin konseptine göre tasarlanan ofislerde yine proje konseptine göre satış ekiplerine özel kıyafetler hazırlatılıyor. Müşterinin satın alacağı proje detayları bu ofislerde müşterilere yaşatılmaya çalışılıyor. Eğitimler ise tecrübeli satış ve pazarlama yöneticileri tarafından veriliyor.

Maketler ferah ortamlarda sergileniyor


* Öncelikle tüm çalışanların güler yüzlü olmasına dikkat ediliyor.
* Müşteri memnuniyetine önem veriliyor.
* Satış ofisinin dekorasyonu, dizaynı, içeride sunulan hizmet kalitesi ve müşterinin kendisini rahat hissedebileceği bir ortam sağlanmaya çalışılıyor.
* Proje maketleri müşterilerin rahatlıkla bakabileceği şekilde tasarlanıyor, ferah bir alanda sergileniyor.
* Projeleri tanıtan görsel uygulamalar sürekli olarak satış ofislerinde yenileniyor.

EMLAK PAZARI – MELTEM KARA

Kaynak: http://www.hurriyetemlak.com/milyon_liralik_satis_ofisleri_istihdam_kaynagi_oldu/emlak-yasam-sektorden-haberler/6h7y9Liuohk=/Ks1koaHZTSk=

Kategoriler
Konut Projeleri

Atık balıkçı ağları da ‘karo halı’ya dönüştü

ABD’de ofislerin önde gelen yer kaplama malzemesi olarak dikkat çeken karo halı, 26 yıl önce İnterface AGK Yer Kaplamaları ile Türkiye pazarıyla tanıştı. Kullanım kolaylıkları ve çevreci yönüyle dikkat çeken karo halı, atık balıkçı ağlarından ve atık halılardan da üretilebiliyor.

ABD’de ofislerin önde gelen yer kaplama malzemesi olarak dikkat çeken karo halı, İnterface firması tarafından 1973 yılında keşfedildi. 26 yıl önce İnterface AGK Yer Kaplamaları firması ile Türkiye pazarıyla tanıştı. Bugün Interface, dünyadaki 5 bin çalışanı ile Google’ın yönetim merkezinden, Avrupa ve Türkiye’deki havalimanı, hastane ve ofis zeminleri hatta evlere kadar bir çok projenin zemin kaplama ürünü olarak kullanılıyor. Kullanım kolaylıkları ve çevreci yönüyle dikkat çeken karo halıyı Interface Türkiye Ülke Müdürü Ufuk Usta, Hürriyet Emlak’a anlattı.

* Karo Halı hakkında bilgi verir misiniz? Türkiye pazarına girdi?
– Karo Halı ilk olarak şu anda Interface’in bünyesinde bulunan Heuga firması tarafından düşünülmüş ve üretilmiş. Özellikle Amerika’da ofis zeminlerinin yarısından fazlası karo halı kullanır dersek abartmış olmayız. Avrupa’da da karo halı tüketimi toplam ofis zemin pazarının en az yüzde 40’ını oluşturuyor. Türkiye’deki iş ortağımız AGK Yer Kaplamaları ile 25 yıldır zeminleri, mekanları farklılaştırıyoruz. Türkiye’de karo halı çok bilinen bir ürün değil, mimarlar ve bazı inşaat firmaları dışında ürün bilinirliği diğer alternatiflerine göre düşük.

10 BİN PROJE YAPTI

* Türkiye’de imza attığınız önemli projeler neler?

– Türkiye’de 26 yıl içinde 10 binin üzerinde projeye imza attık ve bunun tamamına yakını yıllar sonra zeminlerini yine Interface ile yeniledi. Bu projelerin içinde tek seferde 100 bin metrekareyi aşan plazalardan, 20-30 metrekarelik doktor, avukat, mali müşavir ofislerine kadar çok farklı nitelik ve kullanım amacına sahip zeminler var. Son yıllarda sayısı artan özel hastaneler, havalimanları ve eğitim kurumları zemin tercihlerinde karo halıyı tercih ediyor. Bunun en önemli sebebi Türkiye’deki mimarların vizyonunun yurtdışındaki meslektaşlarının bile önünde olması.

* Türkiye’deki ürünlerin özellikleri, faydaları hakkında bilgi verir misiniz? Bu ürünler kullanıcıya ne tür kolaylıklar sağlıyor?
– Karo Halı son kullanıcılar için çok fonksiyonel bir ürün. Kolay uygulanır, firesi de yok denecek kadar az. Taşıması, montajı günlük hayatı kesintiye uğratmadan yapılabilir. Zemine yapışması için insan sağlığını tehdit eden ağır kimyasallar kullanılmaz. Ortalama 10 yıllık kullanım ömrü ile güvenle kullanabilirsiniz. Leke tutmaz ama yoğun kirlenme olursa o bölgedeki karoyu yenisi ile değiştirebilirsiniz. Karo halı ortamdaki sesi dengeler, sert zeminlerde ortaya çıkan ayak seslerini karo halı uygulanmış mekanlarda duyamazsınız. Tabanı ısı yalıtımına yardımcı olur. Karo halı özellikle ofislerde kullanım kolaylığı sağladığı için tercih ediliyor. Döşemesi kolay. Zemin bozukluğu olan yerlerde sorun yaratmıyor. Leke tutmuyor, aşınmıyor, erimiyor, ezilmiyor. Özellikle ağır toplantı masalarının altında dahi ezilme ya da kırılma sorunu olmuyor. Ofis taşıma durumunda ise kolaylıkla sökülüyor ve yeni taşınılan yere döşenebiliyor. Duvardan duvara halılarda kullanılan zemin yapıştırma yöntemi kullanılmadığı için sökülen yerde iz kalmıyor. Interface’de tamamen patenti kendisine ait Tactiles adlı karo halıyı dört köşeden birleştiren çok özel bir yapıştırma tekniği var. Dolayısıyla hem döşemek çok kolay hem de sökmek. Ofisler için bir başka avantaj ise kesinlikle çalışanlarda elektrik yüklemesi yapmıyor.

EVLERDE DE KULLANILABİLİR


* Karo halı evlere de girer mi? Yeni nesil karo halılar nasıl olacak?
– Interface ürünleri genelde yoğun trafiğe maruz kalan ofis, bekleme salonları ve otel zeminleri için tercih ediliyor. Ancak ben evde de karo halı kullanıyorum ve çok memnunum. Halının sıcaklığı, karo halı uygulamasının pratikliği ve binlerce farklı desen ve sınırsız tasarım imkanıyla birleşince karar vermek çok zor olmuyor. Interface dünya sürdürülebilirlik liginde ilk 10 şirket içinde. Interface’in dünya çapındaki 5 bine yakın çalışanı en önemli önceliğin çevre olduğunu bilerek çalışır. En büyük hedefimiz 2020’ye kadar tüm ürünlerimizi yüzde 100 geri dönüşümlü malzemeler ve eski halıları dönüştürerek üretip doğal kaynak kullanmamaktır. Geçen yıl lansmanı yapılan Biosfera adlı bir serimiz var. Tamamen atık balıkçı ağlarından ve atık halılardan üretilen bir seri. Geçtiğimiz aylarda Londra Zooloji Derneği ile bir ortaklık anlaşması imzalandı. Filipinler, Danajon Bank bölgesinde pilot proje olarak başlayan ortaklık, sosyal ve ticari faydalar sunmanın yanı sıra büyük bir çevre sorununu gidermeyi hedefleyen yenilikçi bir ortaklık. Net-Works, atık ağlar için toplama zinciri kurarak, yerel balıkçıların geçimini sağlayacak ve Interface karo halı için geri dönüşümlü malzeme yaratacak.


Türkiye’de üretim planı yok


* Yurtdışı ve yurtiçi yatırım planları nelerdir? Türkiye’de ne zaman üretim planlanıyor, Ortadoğu ve Rusya pazarı için Türkiye merkez olur mu?
– Türkiye Interface için çok önemli bir ülke, ofis aşamasına geçiş, eleman istihdamı gibi kararları da bir yatırım olarak görebiliriz. Ancak Türkiye’de üretim için bir gündem şu an için yok. Çevre ülkelerin hepsinde Interface Türkiye gibi yerel ofisler var. Bu ofisler şu an Rusya ya da Almanya’dan yönetiliyor ama Türkiye’deki büyümeye paralel olarak bu durumun gözden geçirileceğine eminim.


Pazar büyümeye açık

* 2012’de nasıl bir pazar bekliyorsunuz? Ciro ve büyüme hedefleriniz nelerdir?

– 2012 de aynı geçen sene olduğu gibi en az yüzde 20 büyümeyi hedefliyoruz. Türkiye’deki iş ortağımızın öngörüleri, pazar analizleri ve inşaat sektörünün rakamlarını dikkate alarak hazırladığımız hedeflerimizi 5 yıl üst üste gerçekleştirerek önemli bir başarı yakaladık. Türkiye’deki mevcut A sınıfı ofis stoğunun yaklaşık 3 milyon metrekare olduğunu ve pazara yeni girecek ofis stokunun da yaklaşık 700 bin metrekare olduğunu düşünürsek aslında karo halı pazarının ne kadar büyümeye açık olduğunu görebiliriz.


Konut arzı azalıyor ofiste büyüme artıyor


* İnşaat sektöründe son yıllarda yaşanan büyüme size nasıl yansıdı?

– Ülkemizdeki istikrarlı büyümenin lokomotifi inşaat sektörüdür. Özellikle geçen yıldan bu yana konut arzının yavaşladığı buna karşılık ofis projelerinde somut bir artış olduğunu görüyoruz. Ofis amaçlı bina inşaat ruhsatı artışının 2011’in üçüncü çeyreğinde rekor kırması bunun en önemli göstergesi. Bizim için pazarın büyümesi, yeni projelerin devreye girmesi kadar, bu binaların yeşil bina olarak inşa edilme eğiliminde olması da çok önemli. Ürünlerimizin tümü PA iplikler kullanılarak, bugün itibarıyla en az yüzde 40 -60’ı geri dönüşümlü girdilerden üretiliyor. Tüm ürünlerimiz LEED ya da eşdeğer sertifikalara sahiptir.


Karo halının hangi avantajları var?

* Uygulaması ve sökülmesi kolay
* Ortalama 10 yıllık kullanım ömrü var.
* Leke tutmaz, ama yoğun kirlenmelerde karo yenisi ile değiştirebilir.
* Ses ve ısı yalıtımı avantajı bulunuyor. Elektrik yüklemesi yapmıyor.
* Binlerce farklı desen ve renk seçeneği var.


Ömür KIRBAŞLI

Kaynak: http://www.hurriyetemlak.com/atik_balikci_aglari_da_%e2%80%98karo_hali%e2%80%99ya_donustu/emlak-yasam-sektorden-haberler/hyqlFslqtBI=/Ks1koaHZTSk=

Kategoriler
Konut Projeleri

Sarphan Finans Park Deprem Testinden Geçti!

Deprem simülasyon testinden başarıyla geçen Sarphan Finans Park, iş çevrelerine ultra konforun yanı sıra en güvenilir ofis alanlarını sunuyor
Sarphan Finans Park Deprem Testinden Geçti!

Türkiye'ye çağ atlatacak yeni finans merkezininin tam kalbinde yer alarak ilklere imza atan ultra modern yaşam ve iş merkezi Sarphan Finans Park'ta beş yıldızlı statüye sahip ofis alanları yer alıyor. Deprem simülasyon testlerinden başarıyla geçen Sarphan Finans Park, iş çevrelerine en güvenilir ofis alanlarını sunmanın gururunu yaşıyor.  

Sarphan Finans Park sosyal donatıları, kampanya bilgileri ve tüm detaylar burada!

Sarp Group'un TOKİ iştirakleri Emlak Konut GYO ve Emlak Pazarlama İnşaat (EPP) işbirliğiyle inşa ettiği Sarphan Finans Park, hızla gelişen Türkiye ekonomisinin ihtiyaçlarına cevap vermek amacıyla kurulan İstanbul Finans Merkezi'nin (İFM) tam kalbinde yer alan emsalsiz bir proje olarak Ataşehir'in çıtasını çok daha yüksek bir konuma taşıyor. İstanbul'da olası en şiddetli deprem için simülasyon testine tabi tutulan ve testi başarıyla geçen Sarphan Finans Park, iş çevrelerine ultra lüks konforun yanı sıra İstanbul'un en güvenilir, en sağlam ofis alanlarını sunarak da fark yaratıyor.

A plus konfor, prestij ve güvenlik
Toplam 13 kattan oluşan Sarphan Finans Park Ofis'te 4 kat otopark, lobi, resepsiyon, her türlü teknik donanıma sahip ofisler, süs havuzu, ön ve yan cephelere bakan ofislerde teraslar ve kat bahçeleri, panoramik asansörler, merkezi ısıtma ve soğutma, gelişmiş ses ve ısı yalıtımı bulunuyor. Kat bahçelerine açılan ofis katlarının ferah bir iş ortamı yarattığı, toplam 123 ofisten oluşan Sarphan Finans Park Ofis, iş ve ekonomi dünyasının tam kalbinde olmanın avantajlarını beraberinde getiriyor, şirketlerin değerine değer katmayı hedefliyor.

Ulusal ve uluslararası şirketlerin yer almak için birbirleriyle yarıştığı Sarphan Finans Park Ofis, İstanbul Finans Merkezi hizmete girmeden önce tamamlanarak iş dünyasına hizmet vermeye başlayacak.

Lüks ve konfor yeniden tanımlanıyor
54 katlı mimarlık harikası Sarphan Finans Park Residence'ta her türlü rezidans hizmeti, Türkiye ve dünyanın önde gelen markalarının yer alacağı alışveriş merkezi, şık sosyal mekanlar, yeşil peyzaj, kapalı ve açık havuz, spor kompleksi, fitness salonu, çocuk kulübü, çocuk oyun alanları, 10 katlı otopark, bodrum katlarında her daire için depo alanı, merkezi ısıtma ve soğutma, gelişmiş ses ve ısı yalıtımı, yangın yönetmeliğine uygun sprinkler yangın söndürme sistemi, daireden daireye ve daireler ile mağazalar arasında kapalı devre iletişim gibi hayatı kolaylaştıran birçok özel imkan bulunuyor.

Sarphan Finans Park Residence'ın her türlü ihtiyaca cevap veren, ince bir zevkle tasarlanmış stüdyo, 1+1, 2+1 ve 3+1 ferah ve geniş dairelerinde en küçük ayrıntısına kadar eksiksiz bir konfor sunuluyor. Toplam 340 konutun yer aldığı Sarphan Finans Park Residence'ta konut alanları stüdyo dairelerde 40 m2, 1+1 dairelerde 62-65  m2, 2+1 dairelerde 98-140 m2, 3+1 dairelerde ise 118-173 m2 arasında değişiyor.

Dünyanın takdir ettiği proje
2011 Avrupa Gayrimenkul Ödülleri Karma Kullanım Kategorisi'nde "Beş Yıldızlı Avrupa'nın En Prestijli Projesi", 2011 Aralık ayında ise Kıtalararası Gayrimenkul Ödülleri Karma Kullanım Mimarisi finalinde dünyanın bir numaralı gayrimenkul projesi ilan edilen Sarphan Finans Park, İstanbul Finans Merkezi'nde standartları zirveye taşıyan beş yıldızlı yaşam ve iş merkezi olarak iş çevreleri başta olmak üzere merkezde yer almak isteyenlere avantaj üstüne avantaj sunuyor.
 

 

Kaynak: http://www.milliyetemlak.com/haber/Sarphan-Finans-Park-Deprem-Testinden-Gecti/haber.html?haberID=12275