Kategoriler
Genel

İzmir’e tepeden bakanlar…. İzmir’in Residence’ları

Milliyet Emlak’ın yaptığı ankette yeni ev arayanların en çok önem verdiği 3 konu lokasyon, fiyat ve deprem güvenliği. Her ne kadar bu upuzun binalar en son deprem şartnamelerine göre yapılsa da, hep olacağı bahsedilen o zangır zangır depremlerden birinde bunlardan birinde olmak istemezdim. Beni kim takar ama… fiyatlara ve satış hızlarına bakılırsa zaten bu da açıkca görülüyor. Bu yapılardan bazılarını kısaca tanıyalım;

View Larger Map
Gürel Residence İzmir’in en son açılan rezidansı. Toplam 25 kat, 80 daire, 300 araçlık otopark, alışveriş ve eğlence alanları … Konut fiyatları $ 5500 / m2 civarında. Kiralar da aylık $ 20 / m2. İnşaatı kardeşim Levent Veryeri’nin şirketi Ege Yapı’nın yapmış olması ayrı bir gurur.
Aksoy Residence, Kıbrıs Şehitlerinin sonunda 20 katlı rezidans ve alışveriş merkezi. Halen yapım aşamasında ve inşaat yavaş gitmekte. Gürel Residence’tan en büyük farkı, dairelerin balkonlarının ve tam açılabilen pencerelerinin olması. Bence sakat bir durum ama diğer taraftan da Gürel’de oturanların giydirme cephe arkasında ve yarım açılan camlardan sıkıldığını duyuyorum. Aksoy’da konut fiyatları $ 4000 ve üstü.
Punta İş Merkezi ve Rezidans, yine Kıbrıs Şehitleri üzerinde, toplamda 21 katlı bir bina. EGİAD binanın meşhur sakinlerinden. Ofis alanları yok sattı. Konut alanları da, genelde şehir dışında yaşayan patronların ve beyaz yakalı çalışanların şehir içinde kullanabilecekleri ve kolay ulaşabilecekleri yerler olarak planlanmış. Konut fiyatları $ 4000 ve üzerinde.
Bu üçünün haricinde Kar İnşaat’ın yaptığı Port Residence da Punta’nın önünde hızla yükselmekte. Başar’dan bilgi alınca bu bina hakkında tekrar yazacağım.
Yapı dergisinin 5.7.2007 tarihli sayısında İzmirdeki bu yükselen binalar şöyle anlatılıyor:
“İdealde yeni şehircilik ve sürdürülebilirlik gibi birçok olumlu kavramı bünyesinde barındıran kondominyumlar avantajlarının yanında birçok dezavantaja sahiptirler. Metropol alanlarında rant kaygısına bağlı olarak yapay bir kent kimliği içinde elit kesime hitap eden adalar yaratılmaktadır. Kimi zaman yanlış yer seçimi ile kent silueti bozulmakta, çevreye adaptasyon zorluğu ile kent kimliğine zarar verilebilmekte, düşeyde yükselirken kullanıcı yeşilden kopartılıp ve yalıtılmış bir hapis mekân oluşturulmaktadır….. Dolayısıyla bu yapılar çok amaçlı ve yarı-kamusal “esnek” kutular olarak tasarlanmalı, ana işlevleri dışında kentlilere ve konut sahiplerine günlük yaşamlarını zenginleştirecek ek hizmetler sunulmalıdır. Bu hizmetlerin işlerliği ile çevre dinamikleri tamamen değiştirebilecek ve kent merkezlerinde istenen canlılık tekrar yakalanacaktır.”
Manhattan’ın en güzel yerlerinde residence fiyatlarının $ 10,000 / m2 olduğu göz önüne alınırsa, İzmir’deki fiyatların biraz fazla uçtuğunu söyleyebiliriz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.